Sokrates'e: "Otuz zalimler seni ölüme mahkum etti!" denildiği vakit:"Tabiat da onları!" demiş. Madem ki zamanımız her geçen gün biraz daha tükeniyor, o zaman bizler de daha şimdiden maziden yerini almış ve alacak dakikalarımızı defterlerimizde ölümsüzleştirmeye devam edelim dedik. Kağıt her ne kadar dünya üzerindeki onca materyal arasında, kuşların tüyünden sonra en zayıf malzeme gibi görünse de; biliyoruz ki Mısır Piramitleri'ni inşa eden, çoktan kuma karışmış işçilerin hikayesini de bize taşıyan kağıdın kendisiydi. Toprak altında da olsa; gelecekte birileri sayfalarıma rastladığı takdirde düşüncelerini merak ederdim. Hal böyleyken zamanı dondurmanın en kısa yolunu bulmuşken yine zamanın donduğu bir yerde, müzede çizim yapmamak olmazdı. Özellikle de bahsi geçen müze Rahmi M. Koç Müzesi olunca. Koç müzesine bayağıdır gitmemiştim, bayağı özlemişim. İstanbul'da birkaç ayda bir gidilmesi gereken yerlerden biri bu müze kuşkusuz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder