Doksanlarda çocukluğunu yaşamış olan vatandaşlardan birisi de benim. O yıllar henüz bir sürü ekran tarafından esir alınmadığımız yıllardı, gerçi bizden önceki jenerasyonlarda büyük ihtimalle bu cümleleri bizim için kuruyorlardı o zamanlar. Aslında temelde fark eden şey bence o zamanlar seçim algoritmalarımızı başkaları geliştirmiyordu. Kendimiz ansiklopediler arasında gezinirken ilgimizi çeken şeyleri kurcalayıp buluyorduk. Şu anda üstümüze kova kova veri boşaltılırken, bunların arasından seçim yapmak kolay olmuyor, tek çare kendimizi bırakıveriyoruz algoritmaların ellerine. Sonrası kulağından slime çıkartan yaratıklar, sakatlanma videoları, boş beleş diziler vs.
Her neyse o yıllarda en büyük saplantım eski Mısır'dı -halen daha öyle-, değişen pek bir şey olmamış. Renkli ansiklopedi sayfaları arasında Eski Mısır illüstrasyonlarına aşkla bakardım, piramitler, mumyalar, kral mezarlıkları, tapınaklar bir çocuğun aklını yitirmesine fazlasıyla yetiyordu. Bu saplantının eseri olacak, İstanbul'da en çok ilgimi çeken şeylerden birisi III. Thutmosis'in dikilitaşı.
Daha önce tek başına çizmiştim, ancak bir çerçeve içerisinde çevresiyle birlikte çizmek konusunda başarılı bir iş çıkaramamıştım. Bunun sebebi ise eninin yirmi katından fazla uzunluğa sahip bir yapıyı deftere aktarmanın zorluğu idi. Bir şekilde bu dikilitaşı elimdeki sayfaya oturtmanın kolay yolu yoktu.
Dikilitaşı ortaya aldığım zamanlarda resim bıçak gibi ortadan ayrılıyor ve sebebini anlamadığım bir biçimde resim insanı rahatsız ediyordu. Bu sefer şöyle bir şey denedim. Dikilitaş'ı kompozisyon kurallarına uyup resmin üçte birlik kısmına yerleştirdim. Bulunduğum yerden gördüğüm en yüksek şey dikilitaştı ve taş arkasında olan objeleri tonlarına göre ayırıyordu. Sol tarafta daha kahverengi tonlarında olan ağaçlar ve sağ tarafta yaprak dökmeyen yeşil çam ağaçları yer alıyordu. Bütün bu objelerin oluşturduğu piramit de sanırım objeleri toparladı. Çizim kuralları açısından biraz problemli olmasına rağmen sahneyi yerleştirme konusunda beğendiğim çalışmalarımdan birisi oldu bu resim. İlk defa bu kadar uzunluk/en oranı yüksek bir objeyi yerleştirme biçimim hoşuma gitti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder