Bugün konumuz gemiler. Özellikle de 2. Dünya Savaşı esnasında Pasifik Okyanusu'nda yaşanmış olan hemen hemen tüm savaşlarda boy göstermiş olan Yorktown sınıfı uçak gemileri. Aslında bahsetmek istediğim kit başlıktan da anlaşılacağı üzere USS Enterprise, ancak Tamiya'nın yapmış olduğu bazı ilginç işlerden ötürü başlığı biraz daha geniş tutmakta yarar olacağını düşünüyorum.
Geçtiğimiz aylarda uzun uğraşlar sonucunda bir adet 1/720 ölçekli Nimitz yapmıştım, kit her ne detay yoksunu olsa da bayağı hoşuma gitmiş ve beni uçak gemisi yapma konusunda motive etmişti. (Elbette bu durumun yaşanmasında malın ölçülerinin katkısı büyük oldu.)
Başlangıç olarak Top Pop Hobby'nin sahibi Sinan Bey'in önerisi mutlaka bir Tamiya kiti yapmam yönündeydi. Bitmeyen maketlerden sürekli dem vuran benim gibi biri için neden böyle bir şey önerdiğini ilerleyen bölümlerde siz de anlayacaksınız.
Öncelikle ben de her maketçi gibi makete başlamadan önce birazcık arşiv taramasıyla işe başladım. Yorktown sınıfı kaynak konusunda en az sıkıntı çekeceğiniz gemiler olabilir, özellikle Enterprise hemen hemen tüm Pasifik operasyonlarına katıldığı için gemiler aleminde bayağı popüler bir gemi. Gemiye dair daha detaylı bilgiye ulaşmak için buraya tıklayabilirsiniz. Ben daha çok kitin kendisinden bahsetmek istiyorum. Bilindiği üzere gemiler çoğu zaman ilk üretildikleri halleriyle hayatlarını devam ettirmezler. Kullanım amaçları doğrultusunda zamanla değişikliklere uğrarlar. Enterprise'ın da başına bu değişiklikler geliyor, bu sebepten ötürü hangi yıllara ait versiyonu yapıyor olacağıma dair kaynakları tararken karşıma şöyle ilginç bir şey çıktı. Kitin ne kadar ada ve gövde kısmı erken döneme ait olsa da uçuş güvertesi geç döneme ait bir tasarıma sahip imiş.Yani bilindiği kadarıyla Enterprise bu şekliyle hiç var olmamış. Bu sebepten ötürü eğer bu konularda takıntılı biriyseniz bu kit sizi biraz üzecektir. Ecnebiler bu durumun çaresine beş on liralarına kıyarak çözüm bulabilse dahi bizim için işler o kadar kolay değil. Doların alıp başını yürüdüğü şu günlerde after-market bir ürüne 20 dolar kargo ücreti verirken insanın elinin titrememesi işten bile değil. Bu yüzden ekonominin düzelmesini beklemek yerine ortalama bir Yorktown'ı temsil edecek bir model yapmanın benim için yeterli olacağını düşünerek çok da bu kısımda takılmadım ve yapım kısmına geçtim.
Yapım kısmında garip bir biçimde çok zevkliydi. Parçalar yerine gayet güzel oturuyordu, pek macun isteyen bir maket değildi, zaten parçalar üzerindeki detaylar büyüteçle görülecek düzeyde olduğu için açıkcası pek zımpara macun da kullanmak istemedim. Eh, biraz tembellik de var tabii! Yapımı kolaylaştıran unsurlardan birisi de kesinlikle gövdeydi. Gövdenin sağ ve sol yarı olarak verilmeyip tek parça olarak verilmesi işleri biraz daha kolaylaştırmış. Bir de maketin alt kısmına yerleştirilmek üzere bir balast ağırlığı çıkıyor kutu içerisinden, nedendir bilinmez bu ağırlık maketi elinizde tutarken daha gerçekçi hissettiriyor.
Bir de bu kitin yapımını bu kadar eğlenceli kılan şey makul detay seviyesiydi. Bir harita mühendisi olarak genelleştirmeye inanıyorum. Bu ölçekte detay işin tadını kaçırabiliyor. Resimde çizgi yoğunluğu arttıkça ışığın ölmesi gibi gereksiz ve ölçeksiz detaylar; maketi güzelleştirmekten öte bence zarar veriyorlar. Bu yüzden Tamiya çok yerinde bir iş çıkarmış. Ben de biraz daha tertipli çalışsam ortaya çok daha güzel bir şeyler çıkabilirdi, ancak nasip diyorum ve konuyu kapatıyorum
Buraya kadar rahat rahat takılıp, renklendirme aşamasında olayın suyunu çıkarmasam olmazdı, hal böyle olunca güverte konusunda da hislerime teslim ettim kendimi. Güverte fotoğraflardan gördüğüm kadarıyla hemen hemen gövde ile aynı renkte olması gerekirken zeminin ahşap olduğunu vurgulamak ve asansörleri, bariyerleri daha görünür kılmak amacıyla daha görünür yapmak istedim. Yüzeyi ahşap rengine yakın bir renkle boyayıp, güverte yapılarını da gövde ile aynı renkle renklendirdim.
Sanırım zamanla bazı şeyleri öğreniyorum, bu maketi yaparken çok ayarında bir yıkama işlemi uyguladım. Bu sefer biraz daha sabırlı oldum ve küçük küçük ilerledim. Sonrasında pas akıntıları ve weathering denemelerim oldu. Netice bayağı hoşuma gitti diyebilirim. Özellikle sonraki hemi maketlerinin yapımı konusunda beni bayağı gaza getiren bir çalışma oldu. Sonuç olarak elimde tam bir Enterprise olmasa da en azından bir Yorktown'ım oldu. Bir de küçük bir dioramaya sokabilirsem bu çalışmayı bu gezegendeki en huzurlu insanlar arasında yerimi almaktan hiç çekinmeyeceğim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder