23 Kasım 2017 Perşembe

Dönüşmek Yahut Dönüşmemek


     İstanbul'da inşaat faaliyetleri herşeye rağmen hız kesmeden devam ediyor. Gerçi uzmanlar; inşaat balonunun patlama sinyalleri verdiğini söylemekteler ama zihinlerde bu beton sevdası olduktan sonra en olmadı çaya şeker niyetine çimento katar içeriz biz. Onlar balon patlayacak mı patlamayacak mı tartışadursunlar, ben size yeni inşaat maceramı anlatayım. Daha önce bir yazımda ofisin hemen arka tarafında bakmaya doyamadığım şımarık sarmaşıklardan bahsetmiştim sizlere(merak edenler için bkz.).         Bir Pazartesi günü ofisten dışarı bakarken bir de göreyim, o güzelim sarmaşıklar tarafından kaplanan tatlı gecekondunun yerinde yeller esiyor. Her ne kadar Kağıthane'de hırsızlık vakalarının az olmadığını bilsem de bu kadarını da beklemiyordum doğrusu. Meğersem bu zavallı gecekondu da kentsel dönüşümden nasibini almış, ona da"Olmaz, Dönüşeceksin!" demişler. Şaşkınlık içinde bakakaldım, hemen kavradım kalemi, sarıldım deftere. Hep güzellikleri çizmek olmaz, yerindeçizerler çirkinlikleri de kaydetmeli dedim ve çiziverdim resmi. Görüyorsun sayın okur, şehir hızla dönüşüyor. Bir gün yürüdüğün yolu ertesi gün tanıyamıyorsun, hal böyleyken durmadan çizmeli, en azından defterlerde yaşatmalı bu şehri.

20 Kasım 2017 Pazartesi

Çizim Malzemeleri Üzerine

     Çizer arkadaşlarla son zamanlarda en çok konuştuğumuz konu hep kullandığımız malzemelerin fiyatlarındaki artış oluyor. İthal edilen ürünlerin fiyatlarında son iki-üç senedir inanılmaz bir artış var ve bu durum ister istemez insanı daha ekonomik davranmaya itiyor. 
     Diğer bir yandan; sabah akşam çizim bloglarında bazı çizerlerin anlatmaya doyamadığı, öve öve bitiremediği markalar var. Çamur kıvamında sulu boyalarla iyi işler çıkarmanın imkansız olduğunun farkındayım, fakat profesyonel düzeydeki bir boyanın 5 ml'lik bir tüpüne 150 TL saymanın da yaptığım resimleri profesyonellik düzeyine çıkarmayacağının farkındayım. Pahalı ürünleri sabah akşam kutsamaktansa, asıl yapılması gerekenin, çizim yapmanın önemini insanlara anlatmak olduğunu düşünüyorum. İnsanların ellerinde kağıt ve kalem yahut kum ve çomak artık çizmeye yarayacak ne varsa oturup kendilerini ifade etmelerini sağlamak olmalı amaç.
     Her neyse, biz asıl konumuza gelelim. Bu arayışlar içinde, uzun zamandır denemek istediğim bir set vardı. Fakat bu sete dair farklı bloglarda okuduklarım arasında en ufak bir tutarlılık söz konusu bile değildi. Kimisi boyayı tamamen yerin dibine batırıyorken, kimisi de bu fiyata alabileceğiniz en iyi set olduğunu söylüyordu. Denemekten ne çıkar dedim ve yukarıda paylaşmış olduğum ilk resmim düşündüğümden de güzel oldu. Henüz deneme aşamasında olmama rağmen, diğer setlerin yarı fiyatına bu kadar iyi bir sonuç almak şaşırtıcı oldu. İnsanların tüketmeyi kendilerine görev addettiği şu günlerde yapılması gereken, başkalarının sözlerine takılmadan özgürce çizip üretmek olmalı. Bu yüzden kimsenin sözlerine takılmayın, iyi-kötü, güzel-çirkin hiç fark etmez, sizi ne mutlu ediyorsa çizin üretin.

5 Kasım 2017 Pazar

La Gare De Sirkeci Sketchwalk


     Sosyal medayın en güzel yanı sizinle aynı hobiyi paylaşan insanlara daha hızlı ulaşabilmek. Bu sayede USK İstanbul olarak sayımız da günden güne artıyor. Bu hafta da yine eskiz buluşmamızda aramızda katılan yeni çizerler vardı. Buluşma günü havanın durumu çizim yapmak için fazla ıslak olsa da buluşmayı iptal etmedik ve tası tarağı toplayıp Sirkeci Garı'na gittik. Yağmurdan korkmak şöyle dursun, yağmurdan istifade eden çizerlerimiz bile oldu. Gördüğünüz üzere çizerlerimizden biri sulu fırçasını yağmur damlalarıyla doldurmaya çalışıyor. 

     The best part of social media is the possibility of reaching people who share the same hobby as you. In this respect, as USK Istanbul, our count is increasing day by day. This week we also had new sketchers that joined us for our sketch walk again. On the day of the meeting, although the weather was too wet for drawing, we did not cancel the meeting and went to the Sirkeci Station. Instead of escaping from rain, our sketchers use raindrops to fill their water brushes. 


     Sirkeci Garı'ndaki çizim maceramız aralıklarla devam etti, yağışlı olduğu durumda içeri kaçıp, durunca kaldığımız yerden devam ettik. Bu noktadaki işlerimizi tamamlar tamamlamaz yeniden yollara düştük. 

    Our drawing adventure at the Sirkeci Station continued with intervals, we escaped inside when it started to rain and continued after rain. Then we moved on to our next station.



Bu sefer Osman Hamdi Bey'in bizlere en güzel hediyesi olan Arkeoloji Müzesinin yolunu tuttuk. Her ne kadar halen daha restorasyon çalışmaları devam etse de çizilebilecek sahneler hala çok fazla.