Bu fotoğraf Henri Cartier Bresson'un, 1964 senesinde İstanbul'a geldiğinde çektiği resimlerden birisi. Bu sahneyi yakalamak için ne kadar zaman orda beklediğini düşünmeden edemedim çizim yaparken. Henri Cartier Bresson'un bu fotoğrafı çektiği yerin tam üzerinde maalesef bir araç park halinde olduğu için bende çizimimi biraz daha ileride yapmak durumunda kaldım. Yine her zamanki gibi yük kamyonları, şantiye kalıntıları arasında resmi tamamlamak için çabaladım. Buna rağmen böyle bir ustanın durduğu yerde durup çizim yapmak güzeldi.
That photo taken by Henri Cartier Bresson in 1964, it's one of his İstanbul photos. I don't know how much he wait for capturing this scene. Because of a giant truck parked on the place that photographer take this photo, i had to draw my picture a few meters ahead. Even traffic and many other crowd conditions, i tried to capture the scene. Even the hard situations, i was very good for me to look and draw same scene with Henri Cartier Bresson.
HCB bir tane, şiir gibi fotoğrafları var. Dünyayı yeniden düzenlemiş sanki. Çizdiğin açı da zorunluluktan olsa bile çok güzel.
YanıtlaSilBüyüklerin ayak izlerine basa basa yürümeye çalışmanın tadı bile başka. Hele bu HCB olunca.
YanıtlaSil