Geçtiğimiz hafta birlikte çalıştığımız diğer ölçme ekibine yardımcı olmak için birlikte bir şantiyeye gittik. Benim işim arabada kalıp ekipmana sahip çıkmaktı. Ek olarak yapmam gereken bir şey de olmayınca neden resim çizmiyorum ki diye düşünmeye başladım. Derken küçük bir keşfe çıktım. O anda şantiyeyi korumak gibi yüce bir görevi üstlenmiş olan bekçiyle göz göze geldik. Bakışlarından hemen anladım, bu amca da bir memleketçi amcaydı. Sohbet açılmasın diye hemen aracı park ettiğimiz noktaya doğru yol aldım. Amca da birkaç dakikaya damladı. Çok kararlıydı konuşmak için, illa memleketlerimizden bahsedecektik. Önce kendisinden bahsetti; Maraşlıymış, bayramda uçak bileti bulamamamış, Antep'ten bilet bulabilmiş ancak, ama bu bayram kesin gidecekmiş. Çok sıkılmış, memleketini özlemiş. 95 yılında gelmiş İstanbul'a, karşısı çok karışıkmış, binaların arasında gezmeyi sevmiyormuş. Çocuklar memleketi göremeden büyümüşler. Daha önce de defalarca tecrübe ettiğim bu deneyimi tekrar yaşamak istemediğim için pek oralı olmadım, kurtulurum sandım ama olmadı. Amca sen nerelisin diye sordu, "Akhisar amca" dedim, oradan bir muhabbet açmaya çalıştı ama önceden tahmin etmiştim, yeni bir konu açamayacağı kadar kısa ve net bir cevap verdim. Adamın önünde resme başlasam başını enseme koyup izleyecek kıvamdaydı, korktum defteri açmadım hemen. Sonra çantamdan dosyaları çıkartıp bir şeyler yapıyormuş gibi yaptım, amcanın devamında birkaç sohbet başlatma girişimi olduysa da kar etmedi, tuzağına düşmedim. Sonrasında rahat bıraktı, kendi ofisine döndü. Ben de resme başladım, zaten çok vaktim de kalmamıştı. Yine bir amca vaktimi çiğneyip çiğneyip tükürüp atmıştı. İnsanlar bunu neden yapıyor anlamıyorum. Çok sevdiğim insanlarla bile konuşurken acaba kafa mı ütülüyorum diye düşünmeden edemiyorum. Hele tanımadığım bir insana sırf canım sıkılıyor beni oyalasın diye takılmayı anlamıyorum. Sanki çok umrundaymış gibi münasebetsizce insanların kendilerini zerre ilgilendirmeyen konularda soru sormaları, tekrar tekrar sormaları terbiyesizlikten başka bir şey değil. Nedense ülkede anormal o kadar normal olmuş ki insanlara "Sana ne kardeşim bundan?" dediğinizde siz garip duruma düşüyorsunuz. Tutturmuş memlekete gitmiyor muymuşum? Bu bilgiyi acaba hayatında hangi alanda değerlendirecek? Hele bir de adamın canı sıkılmış diye düşünüp acıyıp konuşmaya başlasam bir de bitmek tükenmek bilmeyen öğüt verme aşaması başlayacak ki hiç o konulara girmiyorum bile. Tam unutmuştum amcayı, hatırlayıp tekrardan sinir oldum. Daha fazla uzatırsam iyice sinirleneceğim o yüzden şimdilik sizi münasebetsiz amcalara inat bitirdiğim çizimimle baş başa bırakıyorum
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder