Bir şeyler yazma konusunda bu sene epey sınıfta kaldım, ne defterlere ne de buralara bir şeyler karalayamadım. Pek çizim yaptığım da yok. Genel olarak diğer üretimlerim de pek yerinde değildi bu sene. Sanırım bu kadar hiç bir şeye ara vermemek lazım. En az altı yedi yıldır oyunlardan uzak duruyordum, bir anlık gafletin beni bu kadar uzaklara sürükleyeceğini düşünemedim. Şükür ki listemde olan oyunların büyük kısmı bitti, bitmeyenler için de pek enerjim kalmadı. Artık en kısa oyun elli saat sürüyor, elli saatlık maceralar için biraz yaşlanmışım.
Bugün sondan geriye doğru buluşmaları bir toparlayayım dedim, yani bu zamana kadarki son yazım olan bu yazı serinin ilki olacak. Bugün size üçüncü Yedikule Hisarı buluşmamızdan bahsedeceğim. Bilmiyorum Dark Fantasy türünü sever misiniz? Yıllardır tanıdığınız üzere böyle bir türün tutkunu için Yedikule Hisarı gibi bir ortaçağ yapısı içinde gece saatlerinde gezinmekten güzel ne olabilir. Ben bu buluşmada pek çizemedim, başlamayı denedim en azından ama bitiremedim resmimi, o yüzden buluşmadan geriye bir anı kırıntısı bırakmak adına buraya not almayı yararlı buldum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder